gelisenbeyin.net Ana Sayfa
Forum Anasayfası Forum Anasayfası > Bilim ve Teknoloji > Teknolojik Gelişmeler
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Gelişen Teknoloji Çocukları Nasıl Etkiliyor?

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
gelisenbeyin Açılır Kutu Gör
Yönetici
Yönetici
Simge
gelişime dair ne varsa.. Yahya KARAKURT

Kayıt Tarihi: 01-Ocak-2006
Konum: Istanbul
Aktif Durum: Aktif Değil
Gönderilenler: 4737
  Alıntı gelisenbeyin Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Gelişen Teknoloji Çocukları Nasıl Etkiliyor?
    Gönderim Zamanı: 23-Eylül-2013 Saat 21:15
GELİŞEN TEKNOLOJİ ÇOCUKLARI NASIL ETKİLİYOR?

Gelişen teknoloji, günümüz yaşam koşulları çocukların sağlığını da olumsuz yönde etkiliyor. Anadolu Sağlık Merkezi'nden Pediatri ve Pediatrik Endokrinoloji Uzmanı Dr. Neslihan Güngör, konuyla ilgili soruları yanıtladı.

1.Tüm dünyadaki çocukların sağlığını olumsuz etkileyen faktörler nelerdir?

Çocuk sağlığını olumsuz etkileyen faktörler ülkeden ülkeye farklılık göstermekte olup, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdeki durumun ayrı ayrı irdelenmesi gerekmektedir. Örmeğin, gelişmemiş ülkelerde açlık, gebelik takiplerinin mümkün olmaması, doğum öncesi ve doğum sonrasında verilmesi gereken tıbbi bakımdaki yetersizlikler, bulaşıcı hastalıklara karşı aşılama işlemlerinin yetersiz olması gibi çok temel sorunlar vardır. Madalyonun diğer yüzü olan gelişmiş ülkelerde ise, hareketsiz ya da az hareketli yaşam ve dengesiz beslenme gibi yaşam tarzı değişikliklerinin yolaçtığı fazla kiloluluk ve şişmanlık, çocukları çok ciddi sağlık problemleri için tehlikeye sokmaktadır. Genel anlamda, küresel ısınma, güvenilir su kaynaklarının giderek azalması gibi sorunlar, tüm dünya çocuklarının yarınları için ciddi tehdit oluşturacak gibi görünmektedir. Ayrıca çevre kirliliği de unutulmamalıdır. Bu durum, bulaşıcı hastalıklarda ve zaman içinde alerjik hastalıklarda artışa yol açacak, çocuk ve toplum sağlığını ciddi olarak tehdit edecektir.

2.Hangi hastalıklar, çocukların yaşam süresini ve yaşam kalitesini azaltıyor?

Kronik yani uzun süreçli hastalıklar çocukların yaşam süresini ve yaşam kalitesini azaltıyor. Örneğin, kronik böbrek yetmezliği gibi, ayrıca şeker hastalığı gibi rahatsızlıklar da bu grupta sayılabilir. Ciddi alerjik hastalıklar, astım gibi durumlar da tedavi ve koruyucu önlemlerle kontrol altına alınamazsa çocuğun yaşam kalitesini azaltmaktadır.

Özellikle son 20 yılda çocuklarda fazla kiloluluk ve şişmanlığın artması ile “Tip 2 Diyabet “ dediğimiz bir şeker hastalığı tipinin artışı sözkonusu olmuştur. 1980'li yıllar öncesinde, sadece erişkin yaş grubuna a ait bir hastalık hatta bazı kişiler atrafından “yaşlılık şekeri” olarak bilinen bu rahatsızlık, kiloluluğun arttığı gelişmiş ülke çocuklarında giderek artışa geçmiştir. Bu sorun, çocukları, erken yaşta görülecek kalp ve damar rahatsızlıkları için de ciddi bir tehlikeye sokmaktadır. Bu öngörülerin ciddiyeti, dünyanın birçok ülkesinde yapılan bilimsel araştırma ve gözlemlerle de desteklenmekte olup, sorun gerçekten çok ciddidir. Koruyucu önlemleri etkin olarak şimdi hayata geçirirsek, gelecek nesilleri koruyabiliriz.Aksi taktirde, 20'li yaşlarda kalp veya şeker hastalığı ile sıkıntı içinde yaşayan, yaşam kalitesi ve verimliliği azalmış nesillere zemin hazırlanmış olacaktır.

3.Dünyada her yıl kaç çocuk, hangi hastalıklardan dolayı hayatını kaybediyor?

Dünyada her yıl 5 yaşın altında yaklaşık 10 milyon çocuk ölmektedir; bu , saatte 1000 çocuktan fazlasının kaybedilmesi anlamına gelmektedir. Oysa ki bu ölümlerin çoğu, basit ve ucuz önlemler ile engellenebilir.

Ölüm riskinin en fazla olduğu dönem, yaşamın ilk ayıdır. Sağlıklı doğum koşulları ve temel yenidoğan bakımı esastır. Erken doğum, doğum sırasında oksijensiz kalınması (asfiksi) ve enfeksiyonlar bu dönemdeki bebek ölümlerinin çoğundan sorumludur.

1 ay – 5 yaş arası çocuk ölümlerinin en önemli nedenleri arasında, pnömoni (zatürre), diyare (ishal), sıtma, kızamık ve HIV (İnsan bağışıklık yetersizliği virüsü) sayılabilir. Malnütrisyon olarak tanımlanan, yetersiz ve dengesiz beslenme bu ölümlerin %50' sinden fazlasında kolaylaştırıcı rol oynamaktadır. Dünyada 5 yaş altındaki yaklaşık 20 milyon çocuk ciddi olarak beslenme yetersizliği ile karşı karşıyadır. Bu durum, çocukların hastalık ve erken ölüm riskini arttırmaktadır. Dünyada çocuk sağlığı önemli düzeyi bölgeden bölgeye farklılıklar göstermektedir: Tüm çocuk ölümlerinin dörtte üçü Afrika ve Güneydoğu Asya' da görülmektedir. Ülkeler içinde ise, çocuk ölümleri en fazla kırsal alanlarda ve özellikle de sosyoekonomik düzeyi düşük ve az eğitimli / eğitimsiz ailelerdedir.

4.Yakın gelecekte çocukların en çok karşılaşacakları sağlık sorunları nelerdir?

Yeni araştırmalar nasıl bir tablo ortaya koyuyor?
Gelişmiş ülkelerde daha güncel olmakla beraber, gelişmekte olan ülkelerde de giderek artan bir “yaşam tarzı değişikliğ” ile karşı karşıyayız. Çocuklarımız daha az hareket ediyor ve göreceli olarak daha fazla enerji maddesi (yiyecek ve içecekler) tüketiyor. Ulaşım, çoğunlukla motorlu taşıtlar ile yapılıyor, gıdalar ve atıştırmalıklar heryerde mevcut. Ayrıca küçük ambalajlar içinde, çok fazla miktarda enerji (kalori) içeren gıda ve yiyecekler (kalori- yoğun) artık hemen her yerde bulunmakta. Bu nedenle, kullanılan enerji, alınan enerjiden hep daha fazla oluyor. Bu artı dengenin acımasız faturası da kilo almak... Ne yazık ki çocuklarda fazla kiloluluk ve şişmanlık (obezite) oranları giderek artıyor. Bu sorunlar, vücudun hemen her organ ve sistemine zararlı etkiler yapabiliyor. Kan şekerinin düzenlenmesinde problemler ortaya çıkabiliyor. Bunlar, insülin direnci (kan şekerini normal seviyelere indirmekle yükümlü olan insülin hormonunun etkinliğinde azalma) olarak başlayıp, şeker hastalığı öncesi durumlara (pre-diabet=glukoz tolerans bozukluğu) ve gerçek anlamda şeker hastalığına (diabetes mellitus, Tip 2) kadar ilerleyebiliyor. Kolesterol gibi kan yağlarında olumsuz değişiklikler ve bunların damar sertliği gibi problemlerin ilk temellerini atması, sorunun bir başka boyutu...

Öte yanda küresel ısınma, çevre kirliliği, güvenilir su kaynaklarının azalması, bulaşıcı ve alerjik hastalıklarda artış, çocuk ve toplum sağlığına ciddi zararlar verebilir. Eğitim ve ekonomi açısından zayıf toplumlarda temel anne çocuk sağlığının gereklerinin yerine getirilememesi ( gebelik takibi,uygun koşullarda doğum ve yenidoğan bakımı, eğitim,hijyen,bağışıklama...) çocuk sağlığına yaşamın başlangıcından itibaren ağır darbeler vurabilmekte.

5.Halen gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde en sık karşılaşılan hastalıklar - sağlık sorunları nelerdir?

En önemli sorunlar, beslenme ile ilgili problemlerdir. Beslenmenin sadece azlığı değil, dengesiz veya aşırı olması da problem yaratıyor. Genel anlamda beslenme eksikliği, malnütrisyon gibi problemlerin yanısıra belli vitamin ve minerallerin eksikliği, örneğin demir eksikliği, özellikle gelişmekte olan ülkelerde çok büyük bir problem. Annenin hamilelik döneminden itibaren bilinçli olması ve dengeli beslenmesi, sağlıklı nesiller için çok önemli. Yaşamın ilk 6 ayında, zorunlu haller dışında, bebeğin sadece anne sütü ile beslenmesinin önemi mutlaka vurgulanmalı.

Yanlış beslenme ve dengesiz beslenmede yine, anne sütünden erken dönemde vazgeçilmesinin ve “destekleyici besinler” dediğimiz ek gıdalara erken başlanmasının zararları da dikkate gelmeli. Bu bağlamda abur-cubur türü gıdaların sık kullanılmasının olumsuz etkileri, katkılı- koruyuculu, boyalı gıda ve içecekler, bunların kanserojen olmaya dek uzanabilen olumsuz etklileri unutulmamalı. Anne ve çocuk sağlığının temelinde annenin iyi eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi de çok önemli.

6.Türkiye' deki en önemli çocuk sağlığı problemi nedir?

Dünya Sağlık Teşkilatı 2003 istatistiklerine göre Türkiye'de her 1000 canlı doğumdan 39'u (37 - 41) ölüm ile sonuçlanmaktadır.. Bu oran ABD' de 8 'dir (7-9).Yenidoğan bebek ölümlerinin nedenleri arasında, ilk sırada erken doğumlar (%39), ardından doğum asfiksisi (%23) ve ciddi enfeksiyon (%19) gelmektedir..

5 yaş altı ölümlerde yenidoğan bebek ölümleri %49 ile il sırada olup, bunu %14 ile pnömoniler (zatürre), %12 ile ishaller, %20 ile diğer nedenler ve %4 ile de kazalar izlemektedir.

Öncelikle sağlık hizmetleri halen yurdumuzun farklı köşelerindeki çocuklarımıza eşit olarak ulaştırılamıyor. Bu durumun dengelenmesi gerek. Üreme çağındaki tüm genç kız ve kadınların, ana çocuk sağlığı, anne sütünün önemi, sağlıklı beslenme ve hijyen gibi konularda eğitilmesi gerek. Aşılama, bağışıklama hizmetleri, yurdumuzun her köşesindeki çocuklara eşit derecede ulaşmalı.

Beslenme problemleri arasında önemli yer tutan demir eksikliği anemisi (demir eksikliğine bağlı kansızlık) ile mücadeleye devam edilmeli. Özellikle hamile kadınlarda, süt çocuklarında ve ayrıca ergenlik dönemi gibi hızlı büyüme aşamalarında demir eksikliği büyük sorun yaratabiliyor. Çocuğun bedensel gelişiminin yanısıra, zihinsel gelişimine olumsuz etkileri bulunuyor. Hamile annelerde demir eksiliği olursa, bebekler düşük doğum ağırlığı ile dünyaya geliyor ya da daha kötüsü, düşük, erken doğum gibi durumlarda artış oluyor.

Ülkemizde Sağlık Bakanlığı son yıllarda yeni girişim ve projelerle bu alanlarda olumlu ve umut verici adımlar atmaktadır. Ev ve trafik kazalarının önlenmesi ve pasif sigara içiciliğinin çocuklarımızın sağlığını tehdit edici sorunlar oluşturmaması için toplum olarak bilinçli adımlar atmamız ve koruyucu önlemler almamız gerekmektedir.

Gelişimin adresi...
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50 [Free Express Edition]
Copyright ©2001-2008 Web Wiz