gelisenbeyin.net Ana Sayfa
Forum Anasayfası Forum Anasayfası > Teknoloji ve Tasarım > Öğretmen Dökümanları
  Yeni Mesajlar Yeni Mesajlar
  SSS SSS  Forumu Ara   Kayıt Ol Kayıt Ol  Giriş Giriş

Öğretmenlere Tavsiyeler...

 Yanıt Yaz Yanıt Yaz
Yazar
  Konu Arama Konu Arama  Konu Seçenekleri Konu Seçenekleri
zaman Açılır Kutu Gör
Moderatör
Moderatör
Simge

Kayıt Tarihi: 31-Ocak-2007
Konum: Ankara
Aktif Durum: Aktif Değil
Gönderilenler: 724
  Alıntı zaman Alıntı  Yanıt YazCevapla Mesajın Direkt Linki Konu: Öğretmenlere Tavsiyeler...
    Gönderim Zamanı: 30-Mart-2011 Saat 17:26

SINIF ATMOSFERİ

Öğrencilerin derslere devamının öğrenci başarısındaki yer ve önemi tüm eğitimcilerin kabul ettikleri bir ilkedir.

Öğrencilerin aktif olarak derse katılmalarının öğrenmeyi olumlu yönde etkilediği bilinmektedir. (Hilgard ve Bowers, 1974,s.607-618). Derse aktif olarak katılmanın bir yolu da açılan tartışmalara katılmaktır.

Derse aktif olarak katılmanın ve öğrenmede başarılı olmanın önemli şekillerinden biri olarak “derslerde öğretilenlere ek çalışmalar yapma” da öğrenci başarısını olumlu yönde etkileyen bir faktör olarak ortaya çıkmıştır. Esasen öğrenmenin pekiştirilmesi açısından öğrenilen bilgi ve tecrübelerin tekrarı kadar, bu konularda, değişik kaynaklardan ek çalışmalar yapmanın önemi eğitim alanında benimsenen bir ilke olarak bilinmektedir.

Öğretim süreçlerinde güdünün çok önemli bir yeri vardır. Öğretilen dersten hoşlanma etkin öğrenme için iyi bir başlangıç oluşturmaktadır.

Etkin bir öğretim ortamında öğrenci-öğrenci, öğrenci-öğretim elemanı arasındaki ilişkiler kadar, bu ilişkileri etkileyen sempati faktörünün önemli bir rolü olması beklenmektedir. Bu konuda araştırma bulguları şu olguları ortaya çıkarmıştır:

a) Öğrencinin sınıf arkadaşlarından hoşlanması başarısını daha çok kısmen etkilemektedir.

b) Öğretim üyelerine sempati duyma ise, öğrenci başarısında olduk.a etkili olmaktadır.

c)   Sınıf arkadaşları ile iyi ilişkiler içinde olmanın öğrenci başarısına etkisi, bazı öğrenciler için kısmen, bazıları için de tamamen olabilmektedir. Genel olarak bunun başarıyı olumlu yönde etkilediği söylenebilir.

Her düzeydeki eğitimin genel amaçlarından bir, işbirliği içinde çalışma alışkanlıkları kazandırmaktır. Bunun eğitim-öğretim ortamlarında kazandırılma yollarından biri, öğrencileri birbirleriyle yardımlaşmaya ve ortak çalışmalara yöneltmektir.

Her düzeydeki  eğitimin genel amaçlarından biri de bireylere hoşgörü kazandırmaktır. Sınıf ortamında öğrencilerin birbirlerine her konuda hoşgörülü davranmaları öğrenmeyi olumlu yönde etkileyecektir.

8. Sınıf atmosferini öğrenme açısından olumlu olarak etkileyeceği düşünülen, işbirliği içinde çalışma ve bir şeyleri paylaşma alışkanlıkları kazandırma açısından, birlikte ders izleme ve çalışmanın öğrenci başarısında “kısmen” önemli olduğu ortaya çıkmıştır.

9. Sınıf atmosferinin olumluluğunda öğretim üyesi öğrenci ilişkilerinin önemli bir yeri vardır. Bu çerçevede araştırma bulguları şunları ortaya koymuştur:

a) Öğrenciye güven duyma,

b) Öğrenciye, yakınlık göstermesi, arada büyük mesafe koymaması,

c) Öğrencilerin karşılaştıkları sorunları anlayışla karşılaması, sorduğu soruları anlayışla karşılaması, öğrenci başarısını olumlu yönde etkileyen güdüleme unsurları olarak görülmektedir.

Öğrencilerin başarılarını etkileyen önemli hususlardan biri  olarak, öğretim üyesinin dersi ve dersine ilişkin konularda öğrenci görüşlerini alması, bunlarla ilgilenmesi ve önem vermesi gerektiği ortaya çıkmıştır. Bu, öğrenme-öğretme süreçlerinde geri besleme sağlama bakımından da önemli bir ilke olarak görülmektedir.

Öğretim üyesinin öğrencileri sınıf içi çalışmalara etkin bir şekilde katılmaya teşvik etmesi ve sınıfta sakin bir ortamın bulunması öğrenci başarısını olumlu yönde etkilemektedir.

Öğrencilerin derste uyulması gereken kuralları önceden bilmesi, öğretim üyesinin bunlara önem vermesi ile öğretim üyesinin bu konularda hoşgörülü olması bir dereceye kadar başarıyı etkileyen faktörler olarak ortaya çıkmaktadır.




ETKİLİ SINIF ÖĞRETMENİ

A. Öğretim Yılı Başında;
Okul rehberlik servisinden temin ettiğiniz çerçeve programını sınıfınıza uyarlayıp , yıllık sınıf rehberlik programı hazırlayınız.
En kısa süre içerisinde sınıfınızdaki öğretmenleri tanımaya çalışınız (ilgi, yetenek, öğrenme kapasitesi).

Sınıfınızdaki öğrencilere uygulamalı olarak Günlük Çalışma Planı yapınız ve takip ediniz. Gerekirse planlarınızda değişikliklere gidiniz.
Maddi yetersizliği olan öğrenci, özürlü öğrenci ve anne babası ayrı olan öğrencilere ulaşıp özel görüşme yapınız. Gerekli durumlarda bir uzmana başvurmaktan çekinmeyiniz.
Öğrencilerinizle birlikte sınıf kurallarını oluşturunuz.



B. Rehberlik Saatinizden Önce;



Yıllık çalışma planlarındaki konuyu bir hafta önceden takip ediniz. Eğer rehberlik servisinden temin edilmesi gereken doküman varsa önceden hazırlayınız.



Sınıfta yapacağınız çalışmaları önceden kafanızda canlandırmaya çalışınız.



C. Rehberlik Saati İçerisinde;



Bir hafta önce yaptığınız çalışmayı genel olarak özetleyiniz.



Sınıfınız ile ilgili olumlu ve olumsuz gelişmeler hakkında öğrencilerinizin duygu ve düşüncelerini alınız.



İlginç bulduğunuz sonuçlar ve konularda öğrencilerinizin görüşlerini alınız.



Programınızda bir uygulama varsa (grup etkinliği, test, anket vb.) amacını belirtip uygulama kurallarını iyice açıkladıktan sonra uygulamaya geçiniz.



Programınızda bilgilendirmeye yönelik bir konu varsa okuyup-okutarak geçmeyiniz, öğrencilerin görüşlerini belirtmelerine olanak vererek, tartışma ortamı yaratınız. Sizde görüşünüzü belirtiniz.



Öğrencilerinize iyi bir dinleyici olarak örnek olunuz ve birbirlerini saygılı şekilde dinledikleri bir ortam oluşturunuz.



Kontrol sağlamada sıkıntı oldukça, kendileri ile oluşturulan kuralları hatırlatınız.



Sürekli “ben dili” kullanmaya özen gösteriniz. Örneğin, sınıf içerisinde yüksek sesle konuşan bir öğrenciye “Yeter artık Ahmet, kes sesini” demek yerine “Ahmet yüksek sesle konuştuğun için dikkatim dağılıyor, ne söyleyeceğimi unutuyorum” diyebilirsiniz.



D. Yıl Boyunca;



Öğrenci-öğretmen iletişimindeki engelleri unutmayınız. Öğrenci sorunlarına duyarlı olunuz. Sorunlu öğrencilere kısa da olsa özel bir zaman ayırınız. Birlikte kararlar alınız.



Başarısızlık konusunda öğrencilerinizle birlikte tedbirler alınız.



Sosyal ilişkileri zayıf olan öğrencilerin çeşitli faaliyetlere katılmasını sağlayarak teşvik ediniz.



Öğrencilerinizin olumsuz özelliklerinden çok olumlu özellikleri, yapamadıklarından çok yapabildikleri üzerinde durunuz.



Öğrencilerinize onlardan olumlu davranışlar beklediğinizi sık sık dile getiriniz.



Bir öğrenciyi ikaz etmeniz gerektiğinde, mümkün olduğu kadar sınıf dışında, bireysel olarak yapınız.



Öğrencilerinizde kendi kendine disiplin alışkanlığı geliştirmeye çalışınız. Kötü bir davranışın her şeyden önce kendi kişiliğine saygısızlık olduğunu vurgulayınız.



Suçluyu bulamadığınız zaman bütün sınıfı cezalandırmayınız.



Disiplin problemleri sizi aşmadıkça başkalarına duyurmayınız.



.  Size aktarılmış özel sırları saklamaya özen gösteriniz.



. Ara sıra ufak tefek disiplin olaylarını şakaya dönüştürünüz.




ÖĞRENCİYİ HAZIRLAMA

-*Öğretmen öncelikle bazı telkinlerle sınıftaki öğrencileri öğrenime hazırlamalıdır:



-“Öğretme işi tek taraflı istek ve etkinliklerle değil; karşılıklı surette, yani öğrenci-öğretmen çalışmalarıyla mümkündür...”



-“Öğrenme isteği ve ilgisi olmayan öğrenciye; ders vermek yoluyla hiçbir şey öğretilemez...”



-“Öğrenmenin biricik koşulu kendi kendine çalışmak ve öğrenme sorumluluğu ya da bilinci kazanmaktır...”



-“Yeteneklerini keşfeden ve geliştiren, kendi olanaklarına göre öğrenen her öğrenci anlamlı unutulmaz bilgiler kazanır. Kendi gayretimizle öğrendiğimiz şeyler asla unutulmazlar...”



-“Öğretmenin asıl görevi sadece öğretmek değil; öğrenmek isteyenlere rehberlik yapmaktır...”



-“Kendi kendimize planlayıp yürüttüğümüz öğretim etkinlikleri ahlak ve kişilik olgunlaşmasına yardım edecektir, irademizi kuvvetlendirecek, yapıcı kişilikler olmamızı sağlayacaktır...Kısacası öğrencide öğrenime dönük olarak ihtiyaç ve ilgi geliştirmelidir.



*Okula gelmenin amaçları konusunda düşündürmelidir:



Okullara niçin ihtiyaç var? Hayatımızın büyük bir dilimini niçin okullarda geçiriyoruz? vs. konularında gündem yaratmalı, öğrencilerin bu konusundaki görüşlerini almaya çalışmalıdır. Alınan görüşleri onaylamayı takiben ancak derslerde alınan bilgilerle hayatımızın güvence altına alınabileceği, bilgili olmanın faydaları vs. sınıfa anlatılmalıdır. Bir insanın kültürlü sayılabilmesi için neler bilmesi ve neler yapması gerektiği detaylı açıklanmalıdır.



*Konunun amaç ve motiflerini öğrenciye sunmalıdır:



Çalışma öncesi , konuyu niçin ve ne amaçla öğrenmemiz gerektiği ile ilgili açıklamalar yapmalı ve bu açıklamalar arasından öğrencinin en uygun olanlarını kendi arzusu ile seçmesini ve kendini ruhen hazırlamasını sağlamalıdır.



Bu başlangıç anında öğrenci; yapacağı işe (öğreneceği konuya) başlamak ve bitirmek teşebbüsünün de kendisinde olduğunu yani başkasının zoru ile değil; kendi isteğiyle çalıştığını şu telkinlerle sağlayabiliriz:



-“Hiç bilmediğiniz bu problem ya da konuda büyük bir bilgi birikimine kavuşacaksınız...”



-“Az bildiğiniz bu problemi esas surette öğrenmiş olacaksınız...”



-“Bu problem ya da konuyla ilgili doğruluğundan kuşku duyduğunuz şeyler varsa, bunları kontrol edecek, düzeltecek ve tamamlayacaksınız...”



-“Bazı işlerin yapılışlarını öğrenecek ve bu hususta özel yetenekler kazanacaksınız...”



-“Elde edeceğiniz bilgilerden veya kazanacağınız yeteneklerden yakın faydalar bekleyeceksiniz...” gibi.



Öğrencinin benimseyebileceği nedenlerin etkisiyle göstereceği çabanın artacağı düşünülmelidir. Dolayısıyla mümkün olduğu kadar daha çok nedenin öğrenciye sunulması ve ara sıra hatırlatılması gerekir.



*Hedeflerinin canlı bir görüntüsünü çizdirin:



Zorlandıkları konularda, gelecekte o mesleği yürütüyor olduklarında, mesleğini nasıl yapacaklarını düşündüğünde kendisini motive etmeye yarayacak kurgular oluşturabilirsiniz. Böyle durumlarda 5-10 yıl sonraki durumlarını hayal ettirin...Nasıl bir kariyeri olacak? Bunu düşündürün. Eğer belirli bir hayal kuramıyorsa motive olmaları güçleşecektir. Hedefe giden yolda küçük zaferlerden bahsedin.



-Dersten iyi not almak,



-Okuldan iyi bir not ile mezun olmak,



-Uygun üniversiteye girmek gibi



Sizin bu yöndeki dış motivasyonlarınız onların da kendilerine iç motivasyona götürmesini sağlayacaktır. Bunlar olumlu ya da olumsuz motivasyon çeşitleri olabilir. Örn; Olumsuz motivasyonlarda,



-İyi not alamazsam mezun olamam,



-Ödevimi bitiremezsem geziye gidemem,



-Sınavda başarılı olamazsam geleceğim mahvolur.

-Sınıfımı geçemezsem babam beni okutmaz...gibi örnekler vardır.



Olumlu motivasyonlarda ise,



-Her çalıştığım saatin sonunda yeni bir CD veya kasetten bir parça dinleyeceğim,



-Ödevimi erken bitirirsem hafta sonu geziye gidebilirim,



-Şu derslerimi verirsem bir sonraki sınıfta daha iyi bir öğrenci olacağım gibi örnekler kullanabilir.



*Çalışmalarda özgürsünüz hissini vermelidir:



Öğrencinin çalışma nedenleri ve araçlarını seçmede, işini kendine göre uygulamada tamamıyla özgür olduğu hissini vermelidir. Bu doğrultuda şu açıklamayı yapabilirsiniz:



“Bu konuyu........nedenden dolayı öğrenmek ve bu çalışma ile takip ettiğimiz amacı gerçekleştirmek için yapabileceğiniz hareket ve etkinliklerden bazılarını seçerken ve çalışırken, kendi olanaklarınızı kullanmada özgür olduğunuzu bilmelisiniz: Çalışırken çeşitli zorlukları yenerek, bir rahatlık hissetmeniz ve öğrenmeniz kendi sorumluluğunuzdadır...”.



Bu açıklamayı yapmak öğrenmenin aktif olmasında büyük rol oynar.



*Başarı hikayeleri kurgusu oluşturun ve başarı öykülerinden düşünceler aktarın:



Öğrencilere kendileri için bir başarı hikayesi düşündürün; Bu başarı hikayesi kendilerinin başarı hikayesi olsun. Gelecekte çok ünlü bir meslek adamıdır ve insanlar onun başarı öyküsünü okumaktalar.



Şimdi de tam aksini düşündürün; Başarısız bir hayatı var ama onlardan neler öğrendi? Onlardan anlatmalarını isteyin.



Ünlü kişilerin hayatlarından kesitler sunun (Atatürk, Einstein, Lincoln, Napolyon, Beethoven vs.). İnsanlık için örnek olmuş kişilerin mücadelelerle geçen hayat öykülerini okuyun (Hayatlarını büyük amaçlarla geçirmiş, gençlerin ufkunda ışık huzmesi oluşturan kişileri).



Ünlü hikayelerden mesajlar verin. Örn; Robenson Kruzo’nun öyküsünü anlatın (zeka , azim ve çalışma üçlüsünün kudretini, hayatta kalabilme gücünü işleyen davranışlarının neler olduğunu).



Ünlü vecizlerden, yazılardan bölümler okuyun.



*Çalışmadan zevk alma ve seve seve çalışma duygusunu yaşatmalıdır:



“Öğreneceğiniz şeyler size mutluluk verecektir. Yeni bilgiler daha kuvvetli hale geldiğiniz hissini verecektir. Özgüveniniz gelişecektir. Bedensel açlığı yemek ve içmek suretiyle doyurmaktasınız; düşünsel açlığı ise çalışmalarınızda kazanacağınız bilgilerle doyuracaksınız. Bilgilerin kazanımını ve sizi daha güçlü ve güvenli yaptığını gördükçe daha büyük gayretlerle daha iyi işler yapmaya aday olacaksınız...”



*Çalışmalarında öncelikle kendisiyle kıyaslatmayı öğretmelidir:



“Çalışma ve başarılarınızda sınıf arkadaşları ile değil kendi kendinizle, kendinizin daha evvelki çalışmalarınızla karşılaştırma yapınız: Yol aldığınızı gördükçe başkasından daha üstün olabilmek için değil önceki durumdaki kendinizden daha üstün olabilmek için bunları yapınız...”türünden açıklamalar yapmalıdır.



*Çalışılan konunun günümüz koşullarındaki önemini kavratmalıdır:



“Konu gerçek hayat sorunlarımıza......açılardan etki yapmaktadır. Kendi hayatınızda bu etkilere göre hazırlanabilmeniz ve toplumun çok çeşitli etkinlikleri için hazırlanmanın koşul ve olanaklarına sahip olabilmeniz için çalışmalarınıza daha duyarlı yaklaşmanız gerekmektedir” vs. türünden ifadeler kullanmalıdır.



* Öğrenciye yardıma hazır olduğu hissini vermelidir:



“Çalışmalarınızı yürütürken kullanabileceğiniz materyaller şunlardır.......Onları.......bu yerlerden temin edebilirsiniz. Şunları benden alabilirsiniz. Öğrenme etkinliklerinizi kolaylaştıracak önlemler şunlardır......İyi öğrenmenin koşulları şunlardır......Bunların dışında kafanıza takılan bir konu varsa yanıma gelmenizi isterim...” türünden açıklamalar yapılmalıdır. Öğrenci tasarladığı ve yürüttüğü çalışmalarını öğretmenden gelen destekle yürüttüğü zaman sonucu elde edinceye kadar devam etmek ihtiyacını duyar ve bu ihtiyaçla çalışır. Öğrenmeyi basit bir bilgi kazanma yolu değil, yakın ve uzak faydalara dayanan bir etkinlik olarak düşünür. Çalışmayı, her insanın bütün bedensel ve ruhsal varlığı ile katılması gereken bir metot olarak muhakeme etmeye başlar.







İDEAL ÖĞRETMEN

Her şeyden önce öğretmen mesleğini sevmeli ve kendi sahasında söz sahibi olmalıdır.
İlk intiba çok önemlidir. Ders yılına nasıl başlanırsa öyle devam edilir, bu yüzden sınıf içerisindeki hal ve davranışlarımızı çok iyi ayarlamamız gerekir. Öğrencilerin "Bu dersi neden görüyoruz? ", "Bize ne faydası var? " sorularına cevap verilmeli ve konular günlük hayattan örnekler verilerek somutlaştırılmalı.
Dersi anlatırken kısa ve öz konuşmalı, öğrencilerin anlamadığı yerleri farklı kelimeler kullanarak sabırla tekrar etmeli
Öğrencilerin sıkıldıklarını ve ya dikkatlerinin dağıldığını gözlerinden anlayabilmeli, böyle anlarda fıkralar ve ya kısa anekdotlarla derse ara vererek dersin ağır havasını dağıtmalı
Ders boyunca bütün öğrencilerin mümkünse derse aktif olarak katılımlarını sağlamalı. Bunun için konuyla ilgili düşündürücü sorular hazırlanmalı.
Öğrenciler sorulan bir soruya yanlış cevap verdiğinde kesinlikle sınıf içerisinde onu küçük düşürecek tavırlar sergilememeli.
Öğretmen sınıfta her öğrenciye eşit davranmalıdır. (Herkesi eşit sevin demiyorum,mutlaka diğerlerinden daha çok sevdiğiniz öğrenciler olacaktır fakat bunu belli etmeyin. )
Öğrencilerin 6. hissi olduğunu asla unutmayın. Sizin yorgun tedirgin, ve ya sinirli olduğunuz hemen anlarlar.
Öğrencilerinizden ne istediğinizi açıkça ifade edin, sınıf kuralları belirleyin ve bunlara uymalarını sağlayın.
Öğrencilerinizle iletişim kurabilmek için isimlerini bilmeniz şarttır. İlkönce isimlerini öğrenin ve onlara isimleriyle hitap edin.
Her öğrenci için bir dosya tutun. Bu dosyada telefonu, aile bilgileri, sevdiği şeyler, zayıf ve güçlü olduğu yönler, dersteki tutumu ve başarısı bulunsun.
Ailelerle görüşmekten çekinmeyin. Zaman buldukça onları arayın. Hiç okula gelmeyen ve sizlerle görüşmeyen velilerin ilgisiz olduklarını düşünmeyin ve onlarla irtibata geçin.
Öğrencilerinizle "öğretmen tonu" diyebileceğimiz o otoriter ses tonuyla konuşmayın. Ses tonunuz onlara değer verdiğinizi göstersin, onlara yukardan baktığınızı değil.
Sınıftaki sessiz öğrenciyi görmemezlikten gelmeyin,onlara görevler verin ve derse katılmalarını sağlayın, vakit buldukça onlarla konuşun.
Sınıfınızda bir takım ruhu oluşturmaya çalışın

Kaynak : okulweb.meb.gov.tr

Doğru yerdesiniz...
gelisenbeyin.net'tesiniz...
Yukarı Dön
 Yanıt Yaz Yanıt Yaz

Forum Atla Forum İzinleri Açılır Kutu Gör

Bulletin Board Software by Web Wiz Forums® version 9.50 [Free Express Edition]
Copyright ©2001-2008 Web Wiz